Dumanın Adı: İlk Pipo

İlk pipo aldığınız zamanı hatırlıyor musunuz? Rastgelelikten bahsetmiyorum. Bu hobiye gerçekten başlayıp, bilerek ve seçerek, bütçeniz varken bir pipo seçmek istediğinizde yaşadığınız o heyecanı, o çocuksu sevinci diyorum. Yazının kalanını okumaya devam etmeden önce piponuzu yakın, spotify uygulamanızı açın. Bir içsel yolculuğa çıkıyoruz.

Su Handmade "Hag Cap"

Pipo satın almak, sıradan bir alışveriş eylemi değildir. Bir arayışın, bir düş kurmanın, hatta bir iç yolculuğun ilk adımıdır. İnsanın kendi ritmini bulma, zamanla pazarlık etme ve tütünün dumanında geçmişle geleceği aynı nefeste taşıma çabasıdır. Raflarda sıralanmış pipolar, sadece tütün içme araçları değil; her biri başka bir hikâyeye, başka bir zamana, başka bir ruh hâline açılan kapılardır. İnsanı en çok heyecanlandıran da işte tam olarak budur. Birbirinden farklı, deneyimlenmeyi bekleyen ruh halleri. Pipo almak, önce bakmakla başlar. Göz, alışılmışın dışında bir kıvrım, tanıdık bir kök dokusu ya da elde nasıl duracağını sezdiren bir ağırlık arar. Akla mantığa uymayan bir seçim sürecidir bu. Bazen sadece “o” olduğunu bilirsin, sebepsiz yere. Çünkü pipo, sahibini seçer. Tıpkı bir kalemin yazarı, bir yaylının yolcuyu, Harry Potter evrenindeki bir asanın, büyücüyü seçtiği gibi. Elinize aldığınızda, onunla geçireceğiniz uzun akşamları, tüten dumanın çevrelediği kitap sayfalarını, pencere kenarında dinlenen melodileri düşünürsünüz. Henüz içilmemiş tütünlerin hayaliyle doludur o an. Bir pipoyu satın almak, yalnızca bir nesne edinmek değil, onunla birlikte bir ömürlük zaman dilimini kabul etmektir. Pipo, sizi kendi sabrınıza davet eder. Aceleye gelmez, öylece tüketilmez. Her içimde sizi biraz daha tanır, biraz daha içine çeker. Tütünün tadı kadar, sizin ona verdiğiniz zamanla da olgunlaşır. Doğru pipo, doğru tütünle konuşur. Biri diğerinin karakterini tamamlar. Rustik yüzeyli bir bent pipo, yoğun Latakia’lı bir İngiliz karışımıyla derinleşirken; narin bir Dublin formu, hafif aromalı bir Virginia ile sohbet etmeyi sever. Bu eşleşme, tütünün diliyle piponun ruhu arasında bir anlaşmadır. Tütün ne kadar özenle seçilirse, piponun sesi ve dumanı da o kadar berrak çıkar. Ve zamanla, pipo dolabınız bir vitrin değil, bir dost meclisine dönüşür. Her biriyle yaşanmış zamanlar, paylaşılmış yalnızlıklar, suskunluk içinde söylenmiş cümleler vardır. Pipolar sadece tütün içmek için değildir, bazılarını sadece düşünmek için almışsınızdır. Onlara baktığınızda, raflara değil, bir tür iç manzaraya bakarsınız. Çünkü pipolar, sizin bilinmez sırlarınızı bilir. Onlara dokunmak, bir dosta el uzatmaktır. Sabahı olmayan geceleri bazen onlardan biri ile atlatmışsınızdır. En çıkılmaz çıkmazlar onlarla birlikte aşılmıştır ya da bilinmeyenli denklemler onunla çözülmüştür. Artık o zihninizin bir parçasıdır, kimi zaman ruhunuza dokunan. Pipo almak, aslında biraz da kendini seçmektir. Ruhuna denk bir ses, bir biçim, bir yol arkadaşı aramaktır. Ve doğru pipo bulunduğunda, hayatın ritmi bir nebze yavaşlar. Çünkü pipo içmek, hatırlamaktır; neyin önemli olduğunu, neyin bekleyebileceğini… Ve en çok da, bir nefesin nelere yettiğini.

-Thracian Pipe